Türkiye’den AB’ye Kıbrıs tepkisi: Stratejik vizyon eksikliğinin yeni örneği

0
96

Türkiye’den AB’ye Kıbrıs tepkisi: Stratejik vizyon eksikliğinin yeni örneği

“Stratejik vizyon eksikliğinin yeni örneği”

17-18 Nisan 2024 tarihlerinde Brüksel’de gerçekleştirilen Avrupa Birliği (AB) Devlet ve Hükümet Başkanları Özel Zirvesi’nde ülkemize ilişkin kabul edilen kararlar, AB’nin ülkemize ve küresel gelişmelere dair stratejik vizyon eksikliğinin yeni bir örneğidir.

“Somut karar alınamaması ciddi bir tutarsızlık”

Zirve sonuçlarında ülkemizle iş birliği ve karşılıklı fayda sağlamaya yönelik bir ilişki geliştirilmesinin AB’nin stratejik menfaatine olduğu vurgulanmaktadır.

Buna karşın, AB Komisyonu Başkan Yardımcısı/AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Borrell ve AB Komisyonu tarafından hazırlanan AB-Türkiye ilişkilerine dair Ortak Bildirimde yer alan tavsiyelere ilişkin somut bir karar alınamaması ciddi bir tutarsızlıktır.

Kıbrıs tepkisi: Hiçbir zaman kabul görmeyecek

Türkiye-AB ilişkilerinde ilerleme sağlanması ile Kıbrıs sorununun ilintilendirilmesi tarafımızdan hiçbir zaman kabul görmeyecektir.

Çok yönlü Türkiye-AB ilişkilerini Kıbrıs meselesine indirgeyen anlayıştan vazgeçilmesi gerekmektedir. Böylesi bir zihniyet, Kıbrıs sorununa veya diğer bölgesel ve küresel meselelere olumlu ve yapıcı bir katkı sunamaz.

“Türkiye, AB üyeliği konusunda kararlılığını koruyor”

Aday ülke Türkiye, AB üyeliği konusunda kararlılığını korumaktadır. Bununla beraber, iş birliğimizin seçici bir anlayışla, bazı alanlarla sınırlanmasını reddediyoruz.

AB ile diyaloğumuzu, mütekabiliyet çerçevesinde, AB’nin önümüzdeki dönemde Türkiye’ye yönelik adımlarının hızı, düzeyi ve kapsamına göre ele alacağız.

Türkiye, 17-18 Nisan 2024 tarihli Avrupa Birliği (AB) Devlet ve Hükümet Başkanları Özel Zirvesi’nin sonuçlarına tepki gösterdi.

Kabul edilen kararların, AB’nin Türkiye’ye ilişkin stratejik vizyon eksikliğinden kaynaklandığı belirtildi.

Ankara ile Brüksel arasındaki ilişkilerde ilerleme kaydedilmesinin Kıbrıs sorunu ile ilişkilendirilmesine tepki gösterilen açıklamada, bu durumun kabul edilemez olduğunun altı çizildi.

Bakanlıktan yapılan açıklamada şöyle denildi:

17-18 Nisan 2024 tarihlerinde Brüksel’de gerçekleştirilen Avrupa Birliği (AB) Devlet ve Hükümet Başkanları Özel Zirvesi’nde ülkemize ilişkin kabul edilen kararlar, AB’nin ülkemize ve küresel gelişmelere dair stratejik vizyon eksikliğinin yeni bir örneğidir.

Zirve sonuçlarında ülkemizle iş birliği ve karşılıklı fayda sağlamaya yönelik bir ilişki geliştirilmesinin AB’nin stratejik menfaatine olduğu vurgulanmaktadır.

Buna karşın, AB Komisyonu Başkan Yardımcısı/AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Borrell ve AB Komisyonu tarafından hazırlanan AB-Türkiye ilişkilerine dair Ortak Bildirimde yer alan tavsiyelere ilişkin somut bir karar alınamaması ciddi bir tutarsızlıktır.

Türkiye-AB ilişkilerinde ilerleme sağlanması ile Kıbrıs sorununun ilintilendirilmesi tarafımızdan hiçbir zaman kabul görmeyecektir.

Çok yönlü Türkiye-AB ilişkilerini Kıbrıs meselesine indirgeyen anlayıştan vazgeçilmesi gerekmektedir. Böylesi bir zihniyet, Kıbrıs sorununa veya diğer bölgesel ve küresel meselelere olumlu ve yapıcı bir katkı sunamaz.

Aday ülke Türkiye, AB üyeliği konusunda kararlılığını korumaktadır. Bununla beraber, iş birliğimizin seçici bir anlayışla, bazı alanlarla sınırlanmasını reddediyoruz.

AB ile diyaloğumuzu, mütekabiliyet çerçevesinde, AB’nin önümüzdeki dönemde Türkiye’ye yönelik adımlarının hızı, düzeyi ve kapsamına göre ele alacağız.

17-18 Nisan 2024 tarihlerinde Brüksel’de gerçekleştirilen Avrupa Birliği (AB) Devlet ve Hükümet Başkanları Özel Zirvesi’nde ülkemize ilişkin kabul edilen kararlar, AB’nin ülkemize ve küresel gelişmelere dair stratejik vizyon eksikliğinin yeni bir örneğidir.

Zirve sonuçlarında ülkemizle iş birliği ve karşılıklı fayda sağlamaya yönelik bir ilişki geliştirilmesinin AB’nin stratejik menfaatine olduğu vurgulanmaktadır.

Buna karşın, AB Komisyonu Başkan Yardımcısı/AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Borrell ve AB Komisyonu tarafından hazırlanan AB-Türkiye ilişkilerine dair Ortak Bildirimde yer alan tavsiyelere ilişkin somut bir karar alınamaması ciddi bir tutarsızlıktır.

Türkiye-AB ilişkilerinde ilerleme sağlanması ile Kıbrıs sorununun ilintilendirilmesi tarafımızdan hiçbir zaman kabul görmeyecektir.

Çok yönlü Türkiye-AB ilişkilerini Kıbrıs meselesine indirgeyen anlayıştan vazgeçilmesi gerekmektedir. Böylesi bir zihniyet, Kıbrıs sorununa veya diğer bölgesel ve küresel meselelere olumlu ve yapıcı bir katkı sunamaz.

Aday ülke Türkiye, AB üyeliği konusunda kararlılığını korumaktadır. Bununla beraber, iş birliğimizin seçici bir anlayışla, bazı alanlarla sınırlanmasını reddediyoruz.

AB ile diyaloğumuzu, mütekabiliyet çerçevesinde, AB’nin önümüzdeki dönemde Türkiye’ye yönelik adımlarının hızı, düzeyi ve kapsamına göre ele alacağız.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz