İklim krizi sigortacılığı da değiştiriyor
KÜRESEL ISINMA KAPIYA DAYANDI
Ülkenin dört bir yanında yangın ve sel ile mücadele devam ederken, sigorta sektörünün hasarlara yaklaşımı da takip ediliyor.
BİR YANDA YANGIN, DİĞER YANDA SEL
“İklim Krizi” son dönemin bir numaralı gündem maddesi. Sera gazlarının atmosferde birikmesi ile hava, su ve karanın ortalama sıcaklığının artması; Küresel Isınma olarak tanımlanıyor. Ve bugün küresel ısınma kapıya dayanmış durumda.
Bugün, Türkiye’de Ege ve Akdeniz’de yangınlarla boğuşurken, Karadeniz ve Doğu Anadolu bölgesinde sellerle mücadele ediyoruz. Uzmanların görüşlerine göre bu durum önümüzdeki dönemde tüm alışkanlıklarımızı a’dan z’ye değiştirecek.
SİGORTACILIK RİST ANALİZİNİ TEKRAR TANIMLIYOR
Ekonomik olarak tüm bu risklerin yeniden ele alındığı günümüzde sigorta sektörü de risk analizini yeniden tanımlıyor. Son günlerde yaşanan felaketler nedeni ile Türkiye Sigorta Birliği (TSB), 03 Ağustos itibarıyla, ev ve araçlarda meydana gelen hasarlar ile ilgili toplam 641 başvuru yapıldığını duyurdu.
BAŞVURULARIN TEMİNAT TUTARI 71 MİLYAR LİRA OLDU
Yapılan açıklamada başvuruların teminat tutarının 71 milyar Lira olduğu belirtilirken; sigorta şirketlerinin hasarları poliçe kapsamında karşılayacağı vurgulandı.
POLİÇELERİN KAPSAMI YENİ EKOLOJİ GERÇEĞİ İLE BİRLİKTE ŞEKİL ALACAK
Sektörel olarak poliçelerin kapsamının yeni ekoloji gerçeğine göre düzenlenmesi gündemde. Kısa ve orta vadeli planlar oluşturan sektör, öncelikli olarak müşterilerini konu ile ilgili bilinçlendirerek sigorta sahipliği oranını artırmayı hedefliyor.
Sektör temsilcilerinden Erol Esentürk, iklim krizinin yol açtığı hasarların veya yol açabileceği muhtemel hasarların ekonomiye getirdiği veya getirebileceği yüklere odaklandıklarını söyledi. Esentürk, ILO’nun yayınladığı rapora vurgu yaparak; sadece 1,5 derecelik bir küresel sıcaklık artışı olması halinde iklim değişikliğinin 2030 yılına kadar dünya çapında 2 trilyon 4 milyar dolar ekonomik kayba ve 80 milyonluk iş kaybına neden olması beklendiğini hatırlattı ve daha önce sigortacılığın alanı gibi görünmeyen risklerin de sigortalanmasının kaçınılmaz olduğunu sözlerine ekledi.
