Yenidoğan Çetesi


Haber Merkezi

İstanbul, Tekirdağ ve Çorlu…

Yukarıda yer alan üç ilde, 12 yenidoğan bebek SGK’dan para alabilmek için öldürüldü.

Bazı özel hastanelerin yoğun bakımlarında işkence yapılarak öldürülen bebeklerin hesabı ise sorulmaya başlandı.

Yenidoğan Çetesi, 4 gündür hakim karşısında ifade veriyor.

Yenidoğan Çetesi yöneticisi ve üyesi 22’si tutuklu toplam 47 sanığın yargılandığı dava dördüncü gününde devam ediyor.

Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından adliyenin konferans salonunda görülen duruşmada bebekleri, çetenin ilişkisi olan hastanelere sevk eden Renas Kılıç, savunma yaptı.

“ÜZERİMİZE ATILAN BEBEK KATİLİ SUÇLAMASINI KABUL ETMİYORUZ”

4 gündür savunma yapan Yenidoğan Çetesi üyeleri bebekleri öldürdüklerini ve dolandırıcılık yaptıklarını kabul etmiyor. Sanık kürsüsüne gelen şahıslar, “Bilmiyorum, konuşmadım, söylemedim” gibi cümleler kullanıyor.

SGK’dan fazla para almak için yapılan hamleleri kabul eden şahıslar, “bebek katili” olarak muamele görmek istemediklerini belirtiyor.

Bugün savunma yapan Renas Kılıç da ifadesinde, “bebek katili olarak anılmak istemediğini” söyledi.

“SİYASİ VE MAKAM OLARAK BİR YERE GELMEK İSTEDİM”

2017 yılında göreve başladığını aktaran Kılıç, “Reyap’ı korumak için işe başladım. Daha sonra Esenyurt Belediyesi’nde işe başladım. Hastanede de görev aldım. Ben bebeklere iğne yapıyordum. Siyasi ve makam olarak bir yere gelmek istiyordum. O hastaneye bir sevgim vardı. Ben vazifem gereği orada işimi yapıyordum” diye konuştu.

PARA KARŞILIĞINDA HASTA SEVKİ İDDİASI

Mahkeme başkanı sanığa, “Bebek sevki sağlamak için maddi menfaat sağladığın iddiaları var. Bununla ilgili ne diyorsun?” diye sordu. Sanık, “112 bu kadar basit bir sistem değil, kabul etmiyorum” diye yanıtladı.

“FIRAT SARI’YA PARA VERDİM”

Fırat Sarı ile hastaların durumu dışında bir iletişiminin olmadığını aktaran Renas Kılıç, “Fırat Sarı’dan para almadım, Fırat Sarı’ya para verdim. Polis fezlekesinde de bana Fırat Sarı’dan para aldığım konusunda diretme yapıldı.

Para alsam bu halde olmazdım. Kesinlikle kabul etmiyorum, bu imkansızdır. Fırat Sarı’ya hasta talebi olduğunda bana bunu söylememesi gerektiğini söyledim” diye konuştu.

“HASTA İLK ÖNCE KUVÖZDE KALIRDI”

Savunmasına devam eden Kılıç, “Yabancı hastalar vardı. Mavi kod geldiği zaman o hasta ilk önce mutlaka kuvözde kalırdı, sonra sevki yapılırdı. Benim görevim, hastalar ilçe başkanlarına ya da belediyelere geldiklerinde, o an nereden hasta geliyorsa, oraya yakın eczane ile anlaşıp, hastaları o eczaneye yönlendiriyorduk” ifadelerini kullandı.

Mahkeme başkanı, sanığa Fehmi Alperen ile sanık arasında geçen “Sen gönderme dersen ben göndermem” konuşmasını sordu.

Sanık buna cevap olarak “Burada hastadan bahsetmiyorduk. Bir takım kişilerin işten çıkarılmasından bahsediyorduk. Eşim Hasdal’da 112 de çalışıyor, devlet memuru” diye konuştu.

“AMACIM BELEDİYE BAŞKANI OLMAKTI”

Savunmasına devam eden Renas Kılıç, “Yedi aydır tutukluyum, hedefim kimseyi öldürmek değil, ben belediye bünyesinde çalışıyorum. Amacım bu işlere bulaşıp, kazanç sağlamak değil, Esenyurt Belediyesi’nde Belediye Başkanı olmaktı. Asla suçlu çıkacağıma inanmıyorum.

Bu çocuklar vefat etti, ben bu çocukların evlerine gidip, tedavilerini kendim yapıyordum, nasıl zarar verebilirim? Ben hiçbir talimatı Fırat Sarı’dan almadım. Bebek başı para almıyordum, hak ediş alıyordum” ifadelerini kullandı.

Cumhuriyet savcısı sanığa, Fehmi Alperen’le sanık arasında geçen ilaç temini konuşmasını sordu. Sanık, “Başka ilaçlarda vardı, farklı hastanelerden ilaçlar alıyorduk. Bir hastane sahibi değilim, nasıl SGK’dan para alabilirim? Üzerime atılı kamu zararı suçlamalarını kabul etmiyorum” dedi.

“PARA ALMADIM, HASTA GÖNDERMEDİM”

Duruşmada Okan Üniversitesi’nde müdür olarak çalışan ve sevk olması gereken bebek hastaları öğrenerek örgüt liderleri ile anlaşmalı olduğu hastaneye sevk edilmesini sağlayıp ücret aldığı iddia edilen tutuklu sanık Serdar Yüksel savunmasında “Ben Fırat Bey ve Gıyasettin Mert Özdemir’den borç aldım. Keşke hiç almasaydım. Örgütle alakalı herhangi bir görüşmem yok. Beraat edeceğimden eminim. 7 aydır tutukluyum. 112’nin algoritmasının bozulması imkansız. Asla ben onlardan para aldım diye hasta göndereyim gibi bir durum olmadı” dedi.

“SANA NİYE PARA GÖNDERDİLER”

Yüksel’e mahkeme başkanı tarafından diğer örgüt üyeleri arasında geçen “Serdar’a desem ki sana hasta başı 5 bin vereceğim, kendine hasta masta yatırmaz hepsinin bana yollar” şeklindeki konuşma soruldu.

Yüksel konu hakkında bilgisi olmadığını söyledi. Örgüt üyeleri tarafından kendisinin hesabına gönderilen paralar ile ilgili “Benim böyle bir talebim olmadı” demesi üzerine mahkeme başkanı sanığa “Sana niye durduk yere para göndersinler” dedi.

“ALDIĞIM PARALARDA UTANÇ DUYGUSU VAR”

Kendisine diğer örgüt üyeleri tarafından teşekkür mahiyetinde gönderilen paralar sorulan sanık Yüksel “Hasta sağlığına kavuşunca teşekkür mahiyetinde” dedi.

Soruşturma aşamasında susma hakkını kullanmak istediğinde bunun nedeninin aldığı para olup olmadığı sorulduğunda ise sanık Yüksel “evet aldığım paraların bu utanç duygusuyla ilgisi var” dedi.