Ülkü Tamer’in, Ezra Pound ve Gary Cooper’dan aldığı ilhamla yazdığı şiirler: Ezra ile Gary
1960’ların genç şairi Ülkü
Tamer, şiirleri ilk kez Bülent Ecevit tarafından tercüme edilen Ezra Pound ve ünlü Amerikalı Holywood yıldızı Gary Cooper’a adadığı ilk şiir kitabında, okura iç dünyasını üzerine inşa ettiği değerlere dair ipuçları sunuyor.
Haber Merkezi
Ülkü Tamer’in 20’li yaşlarında yazdığı ve 1962 yılında kendi imkânlarıyla bastırdığı Ezra ile Gary, iki farklı karakter üzerinden Tamer’in duygu dünyasında yer eden iki farklı
Amerika’ya uzanıyor. Efe Murad, kitapta yer alan Başka Dünyalara Çıkabilmek: Ezra ile Gary ve Bağlamları Üzerine başlıklı yazısında Ülkü Tamer’in şiirlerini ithaf ettiği iki Amerikalı karakterin okuyucu ve izleyici nezdinde temsil ettiği iki dünyaya açıklık getiriyor.
Western sinemasının yakışıklı kahramanı Gary Cooper, hukukun ve devletin üstünlüğünü, bir anlamda Amerika’nın kanun koyucu cesur ve otoriter gücünü temsil ederken ilk şiirlerini 1908’de yayınlayan şair, çevirmen ve deneme yazarı Pound ise itibarsızlaştırılmış bir anti-kahramana karşılık geliyor.
Murad’ın değerlendirmelerine göre siyah-beyaz, kötü-iyi, kaybeden-kazanan, hain- kanun koyucu gibi ikilikler barındıran yirminci yüzyıl Amerika’sının bu iki kahramanı ve anti-kahramanı, Amerika’nın ikilemlerini, çıkmazlarını şiire taşımaya aracılık ediyor.
Tamer’se şiirlerinde, Pound’un dünyasını kötümserliğe gömerken, cesur kovboy Cooper’ı öldürmeyi tercih ediyor.
Sayfa: 64
İKİ ŞAİR ARASINDA DUYGUDAŞLIK
Ülkü Tamer kitapta yer alan Han isimli ilk şiirde doğrudan Pound’un adını anıyor:
“Pound, / kar yağınca duyan beni, duyduğum Ezra.” Yosun tutmuş kapılı bir han, yangınlar, kasvet ve karlı bir noel…” Tamer bu şiirde, Pound’la aralarında bir duygudaşlık olduğunu ifade ediyor.
Ezra Pound şiiriyle lise yıllarında tanışan Ülkü Tamer, modernist şiirin çağdaş sanatlar arasında köprü kurmasından, özellikle dönemin edebiyatının müzik, resim ve sinema gibi farklı sanat dallarıyla olan yakın ilişkisinden etkileniyor.
Ezra Pound, 1950’ler ve 1960’larda dünyanın diğer yerlerinde olduğu gibi Türkiye’de de çok ilgi görüyor. O tarihlerde Ezra Pound’dan çeviriler yapan Ülkü Tamer, Ezra ile
Gary’yi 1962’de, kendi imkânlarıyla yayınlıyor. Efe Murad’a göre şiirinde ve çevirilerinde Ezra Pound’un etkisi görülen Ülkü Tamer, Pound’un şiir çevirisinde benimsediği iki düsturu metinlerarası şiirinde büyük bir ustalıkla uyguluyor.
“OLDUĞU GİBİ ANLAMAK”
“Birinci ilke, geçmişi kendi bağlamında, olduğu gibi anlamak. İkincisi ise
modernist şiirin miyarı ve sloganı Make It New! (Yenileştir, Yeniden Üret!); yani hem metnin tarihsel bütünlüğüne sadık kal hem de yeni dilde çevirdiğin şiiri üretebilmenin yeni bir yolunu bul.”
Şair Ülkü Tamer
“ÖLMEYİ TERCİH EDİYORLAR….”
Ülkü Tamer Ezra ile Gary’nin ikinci bölümünü oluşturan “Çocuklar Atlara Gülümserdi”yi Hollywood yıldızı, Amerikalı jön Gary Cooper anısına yazan Tamer, Ezra şiirinde olduğu gibi, cesaret, adalet ve erdemi temsil eden şerif ve kovboyların kötüleri cezalandırdığı mutlu sonlu western filmlerini ters yüz etme amacını taşıyor.
Cooper kötüleri öldürmek bir yana tabancasına bile davranmadan
“ölmeyi tercih ediyorlar: Ama o öldü, tozdaki yüzü öldü, / attığı teneke yıldızı öldü, / asılma ağacını kurdular, yıllanmış sessizliği nerde? / Acaba neden, / neden tabancasını kullanmadı?”
Bir dilin dünyasından başka dünyalar çıkarmayı deneyen Ezra ile Gary, okura Ülkü Tamer’in kelimeleriyle yeni bir dünyaya açılma fırsatı sunuyor.