Gıdıklanmak, yediden yetmişe herkesin yaşayabileceği ve güldüren bir durumdur.

Gıdıklanma, evrimsel bir savunma mekanizması olarak düşünülebilir.

Deri üzerindeki sinir uçları, dokunuşu veya hafif baskıyı beyne ileterek bir his oluşturur.

Beyin, bu duyuyu bazen eğlenceli veya rahatsız edici olarak algılar. Özellikle kollar, ayak tabanları, boyun ve karın bölgesi gibi hassas alanlar daha fazla gıdıklanır.

Peki, neden gıdıklanırız? Başkası gıdıklarken gülme krizine gireriz ancak kendimizi neden gıdıklayamayız? İşte inanılmaz yanıtı…

İNSANLAR NEDEN GIDIKLANIR

Gıdıklanmak, vücudumuza bir şeyin dokunması sonucu meydana gelir. Bu, beynimizin vücudumuzdaki hassas bölgelerden gelen uyarılara verdiği bir tepkidir.

Gıdıklanırken, vücudumuz savunma mekanizmasını çalıştırır ve istemsizce güleriz ya da kaşınırız.

KENDİMİZİ NEDEN GIDIKLAYAMAYIZ

Beynimiz, kendi vücudumuzdan gelen uyarıları sürekli izler ve bu uyarıları öngörerek bir tepki verir.

Kendimizi gıdıklamaya çalışırken, beyin bu eylemin “beklenen” bir hareket olduğunu bilir ve buna göre tepki vermez.

Yani, beynimiz, kendimiz tarafından yapılan dokunuşları, dışarıdan gelen uyarılar gibi algılamaz.